09/03/2016 Çarşamba günü Muş Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Konferans Salonunda İlimize Şubat 2016 ayında atanan aday öğretmenler ile tanışma ve bilgilendirme toplantı yapıldı. 

Toplantıya Sayın Valimiz Seddar Yavuz, Milli Eğitim Müdürü Cevdet Arslan, Milli Eğitim şube Müdürü Murat Çoban ve aday öğretmenler katıldı.

Toplantıda açılış konuşmasını yapan Milli Eğitim Müdürü Cevdet Arslan; Sayın Valim, kıymetli öğretmenler. Aday öğretmenler staj dönemlerinde danışman öğretmen eşliğinde yapılan çalışmaları takip edecekler. Bu süreçte aday öğretmenlerimiz hem bilgi, hem tecrübe, hem de sosyal olarak tecrübe kazanıp Ülkemize faydalı bireyler yetiştirmek üzere eğitimciler arasına katılacaklardır. Bu sürecin başarılı bir şekilde geçmesini temenni ediyorum dedi.

Daha sonra bir konuşma yapan Sayın Valimiz Seddar Yavuz; “Aramıza yeni katılan değerli öğretmen arkadaşlar, hepinizi sevgiyle selamlıyorum. Yeni görevinizin önce sizlere, sonra sizlere emanet edilen kutsal varlıklarımız çocuklarımıza ve 79 milyon vatan evladına hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum.

Değerli arkadaşlar sizlerle öğretmenlik mesleği konusundaki görüşlerimi ve öğretmenlik mesleğini icra edenlerden beklentilerimi paylaşmak istiyorum. Hepinizin de bildiği gibi aslında öğretmenlik bir peygamberlik mesleğidir.  Yani öğretmenlik tebliğdir, eğitmektir, insanları aydınlatmaktır, önünü açmaktır; onlara güzel davranışları öğretmek ve alışkanlık haline getirtmektir.

Öğretmenlik bir iş ve meslekten öte bir adanmışlığı ve bir hayat biçimini de ifade eder. Öğretmenlik sanıldığı gibi ders saatinden ibaret bir meslek değildir. Aslında tüm hayatımız boyunca hem eğitim kurumlarında, hem sokakta, hem aile yaşantımızda herkese rol model olması gereken bir meslektir. Sürekli vermeyi, fedakârlık yapmayı ve her şeyden önce yetiştirdiği nesillerin başarılarını ve onların insani değerlerle donatıldığını gördükçe eseri ile onur duyulacak bir meslektir. O nedenle mal üretmeye hiç benzemez. Yanlış üretim yaparsanız telafi etmeniz mümkün olabilir. Ama insanları yanlış yetiştirirseniz ve bu yanlış yetiştirmede de bazen bilerek bazen bilmeyerek veya ihmal ederek bir neslin helak olmasına da sebep olunur.

 

Özellikle eğitim kurumlarımızda bizim arzu ettiğimiz; milli manevi değerlerine bağlı temel insani değerleri benimsemiş bir insan profili üzerinde çalışıyoruz. Elbette çeşitliğimizi zenginlik olarak görüyoruz. O nedenle ayrımcılığın her türlüsüne karşıyız. Eğitimcilerin ayrımcı bir dilden sakınmalarını ve sadece 79 milyon insanı kucaklamayı değil tüm insanlığı kucaklayacakları bir yaklaşım sergilemeleri ve Allah (cc) buyurduğu gibi eşrefi mahlûk olan yani en güzel şekilde yarattım dediği tüm insanlara sevgi ve saygı beslemek bizim medeniyetimizin en önemli özelliğidir.

Sizlerin birey olarak istediğiniz gibi düşünme hakkınız elbette ki var. Ama sizin düşündüğünüzü, ideolojinizi, dünya görüşünüzü sizlere teslim ettiğimiz ve henüz daha bir dünya görüşü olmayan çocuklarımıza aşılamak sizin görev sınırlarınızın dışında bulunuyor.

Hiçbir din, hiçbir öğreti, hırsızlığı, katil olmayı, insanları katletmeyi övmez. Tam aksine bunların kötü davranışlar olduğunu ve bunlardan uzak durulması gerektiğini söyler. Dolayısıyla eğitimde bu doğal yasaları çocuklarımıza anlatabilirsek bir hayli mesafe alabileceğimizi düşünüyorum.

Bizler dünyadaki en son evrensel imparatorluğun sahibiyiz. Bunun çok derin anlamları var. Birincisi burada etnisite yoktur. Hâkim bir anlayış vardır ama netice itibari ile her etnisite ve inancın sahiplendiği bir imparatorluktur. Bunun Cumhuriyete yansımalarına bakıldığında, her ne kadar söylemlerde sorunlar olsa bile, bu gelenek birden bire kesintiye uğramaz. Mesela ben kürdüm diyen biri Cumhurbaşkanı seçilebilir, bakanlarınız ben kürdüm, lazım, çerkezim deyip bakanlık yapabilir. Örneğin; sizler atandınız, kim sizlere etnik kökeninizi sordu? Kimse sormadı, bu ilk defa mı yapılıyor? Hayır, hep böyleydi. Sizler çalıştınız atandınız.

Değerli arkadaşlar, değerler eğitimine daha fazla önem vereceğiz. Öğretmen arkadaşlarımızın rol model olma yönündeki engelleri mutlaka kaldırmalıyız. Elbette her mesleğin aşındığı gibi öğretmenlik mesleğinin de ciddi şekilde aşındığını söylemek isterim.

Son olarak sizlerden ricam, okulların siyaset meydanlarına, siyaset mekânlarına döndürülmesine asla izin vermeyin ve buna alet olmayın. Okullarda siyaset yapan, huzuru bozan ve özellikle çocukları terör örgütüne yönlendirmeye çalışanlara asla izin vermeyeceğiz.

            Hepinize ve sizlere emanet ettiğimiz geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızla birlikte başarılar dileyerek, hayırlı, huzurlu, sağlıklı bir yaşam temenni ediyorum.” dedi.